YOUTUBE KANALIMIZI TAKİP EDİN >>> YOUTUBE KANALA GİRİŞ İÇİN TIKLA
Selam kızlar 2021 yılını pandeminin gölgesinde bakımsız geçirmek istemeyen siz bakımlı kadınlar 2021 yazına hazırmısınız hazırız dediginizi duyar gibiyim peki kişisel bakımlarınızı yaza uygun sekilde yaptınız mı yapmadıysanız ve yapılacaklar hakkında merak ettikleriniz varsa işte bu başlık tam da size göre hadi hazırlanalım gelsin 2021 yaz !
Bacaklarınız Yaza Hazır mı?
“Görüntü açısından kişilere rahatsızlık veren sağlık sorunlarından biri de varislerdir. Varisler tedavi edilmediği zaman ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Yaz mevsiminin yaklaşması ile merak edilen varis tedavi yöntemlerini Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Onur Sıldıroğlu sizler için anlattı.”
Bacaklardaki ağrı ve şişlikler varis hastalığın habercisi olabilir
Varis hastalığının ilk belirtisi bacaklardaki ağrı ve şişliklerdir. Toplar damar sistemi içerisinde kapaklar bulunur. Bu kapaklar kapanarak sistem yerçekimine ters çalışırken kanın seviye seviye yukarı taşınmasına yardımcı olur. Kapaklar bozulduğunda kan bacaklarda göllenmeye başlar. Bu durum bacakların şişmesine, ağrıya ve kılcal damarların açılarak varislerin oluşmasına sebep olur.
Oluşan bu varisler tedavi edilmezlerse zaman içerisinde genişlemeye başlar. Belirginleşsen damarlar bacakta renk koyulaşması, bacak bölgesindeki derinin sertleşmesi ve yaraların ortaya çıkması gibi hem sağlık açısından hem de estetik açısından sorunlara yol açar. Bunların haricinde tedavi edilmeyen varisler damar pıhtılaşması ve damar iltihaplanmasına yol açarak geri dönüşü zor olan sorunlara zemin hazırlayabilir.
Önce sorunun nerede olduğunu detaylı anlamak gerekir. Bunun için Radyoloji uzmanı tarafından bacak toplardamarlarına yönelik Doppler Ultrasonografi işlemi yapılır.
Varis hastalığının tedavisinde farklı yöntemler kullanılmaktadır. Bu yöntemleri detaylıca incelemek gerekirse;
Eğer ana toplar damar sisteminde sorun yok, sadece kılcal varisler varsa skleroterapi ya da transdermal lazer tedavileri tercih edilir. Bu yöntemlerdeki nihai hedef ise estetik görünümü düzeltmektir.
Ana toplar damar sisteminde sorun varsa Doppler sonuçlarına bakılır. Hem derin ve hem de yüzeyel sistemdeki kapaklar bozulmuşsa yapacak bir tedavi yoktur. Bu varisin ileri düzey hasar bıraktığını gösterir. Tedavinin yapılabilmesi için derin sistemin düzgün çalışıyor olması gerekir. Yüzeyel sistemdeki kapak problemlerinde 3 farklı tedavi seçeneği vardır. Birincisi ilaç tedavisi ve varis çorabı kullanımıdır. Bu en hafif durumlarda tercih edilir. İlerleyen durumlarda ise ameliyat ya da ablasyon tedavileri uygulanır.
Stripping yöntemi; klasik cerrahi tedavi yöntemidir. Kasık ve ayak bileğindeki kesilerden yüzeysel toplardamar çıkartılır. Genel anesteziyle yapılan bu yöntemde bir gece hastane yatışı gereklidir. 1 hafta sonrasında ise kişi gündelik hayatına geri dönebilir. Karşılaşılan yan etkiler ise cilt altı kanaması, derin damar pıhtılaşması sorunlarıdır.
Damar içi termal ablasyon yöntemi; bu yöntemde toplardamar içine ısı veren kateter yerleştirilir. Kateter sayesinde damarlar içeriden yakılarak kapatılır. En bilineni EVLT denilen Endovenöz Lazer Ablasyondur. Mikrodalga ya da Radyofrekans ablasyon yöntemleri de buna benzer termal ablasyon yöntemleridir. Kişinin isteğine bağlı olarak genel ya da lokal anestezi ile yapılabilir. Kişi gün içerisinde taburcu olup hayatına kaldığı yerden devam edebildiği için ameliyata göre iyileşme süreci daha hızlıdır. Daha basit ve kolay bir yöntem olduğu için işlem sırasında ve işlem sonrası komplikasyon oranları çok düşüktür.
Cilt, Yağ, Kas ve Kemik Arasında Denge Olmalı!
“Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ufuk Askeroğlu, sağlıklı ve genç bir görünüm için cilt, yağ, kas ve kemik dengesinin yerinde olması gerektiğini belirtti.”
Genç ve estetik görünüm için bir yüzde tüm dokular arasında bir denge olması gerekiyor. Yüzü oluşturan dokular arasında cilt, yağ dokuları, kas ve kemik yer alır. Tüm bu dokular yüzün hacim, şekil, konum, yoğunluk açılarından dengeli olmasını sağlar. Yaş almaya bağlı olarak yüz dokusunda kayıplar ve değişiklikler yaşanır.
Özellikle 30’lu yaşlardan itibaren orta yüz bölgesinde deformasyonlar oluşmaya başlayabilir. Zamanla yüzdeki bağ dokular ve kas zayıflar, yüzü desteklemez hale gelir. Göz kapakları düşer, göz kenarları aşağıya doğru iner. Yüzde nazolabial kıvrımlar derinleşir.
Trinity lift uygulamasıyla yüzde kompleks iyileşme sağlanabilir
Trinity lift, özellikle genç ve orta yaşlı hastalarda kişiye özel uygulanarak cilt gençleştirmede daha etkili sonuçlar alınmasına sebep olan bir uygulamadır. Saçlı deri, ağız içi ve göz altından kesi ile yapılan klasik yöntemlerin aksine, Trinity lift uygulaması ile tek bir noktadan girilerek iz oluşumu engellenir.
Prosedür; özellikle orta yüz bölgesindeki fazla yağı gidermek, kasları sıkılaştırmak, cildi yeniden sararak yüz derisi, gıdı ve gevşek boyun derisi sarkıklığını düzeltilmek için uygulanır. Genel olarak 40 yaş üzeri kadın ve erkekler için çok daha uygun bir operasyondur.
Sedasyon ya da genel anestezi uygulanarak uygulanan prosedür ortalama 2 saat sürer. Ayaktan tedavi prosedürü olarak, hasta genellikle aynı gün taburcu edilir. Ortalama 10 gün içinde tamamen iyileşme sağlanarak sonuçlar görünür hale gelir. Operasyonun sonuçları 5 ila 10 yıl arasında devam eder.
Göğüslerinizi Nasıl Daha Dik Gösterebilirsiniz?
“Günümüzde estetik kaygılar oldukça artmıştır. Özellikle yaz mevsiminin yaklaşması ile kadınlarda göğüs bölgesindeki sorunlar ön plana çıkmaktadır. Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. İlsun Aka göğüs dikleştirme ile ilgili soruların cevaplarını sizin için derledi.”
Yaş alma, aşırı kilo alıp – verme göğüslerin sarkmasına sebep oluyor
Doğum yapma, sık kilo alıp – verme gibi çevresel faktörler göğüslerin elastikiyetini kaybetmesine neden olabilir. Esnekliği ve hacim kaybeden göğüsler zaman içinde sarkarak hoş olmayan bir görüntüye sebep olabilir. Göğüslerin hacim kaybetmesi asimetrik göğüs sorununa yol açabilir.
Kişinin şikayetlerine ve ihtiyacına göre uygulanacak tedavi yöntemlerinden biri göğüs dikleştirme operasyonudur. Günümüzde gelişen teknolojik yöntemler sayesinde elde edilen sonuçlar oldukça başarılıdır.
Operasyon süreci oldukça kolaydır
Göğüs dikleştirme operasyonu ise oldukça kolay gerçekleştirilir. Genel anestezi ile uygulanan yöntem mutlaka kapsamlı bir hastanede steril şekilde gerçekleştirilmelidir. Kişiden kişiye değişmekle birlikte 3 ila 4 saat içinde operasyon tamamlanır. Sarkma durumuna göre tercih edilecek slikon protez miktarı değişecektir.
Uzman hekimler tarafından operasyon yapılması için uygun olan kişiler ise 18 yaş ve üzerinde fiziksel gelişimi tamamlayan ve göğüslerinden şikayetçi olan kişilerdir. Alanında uzman hekimler tarafından yapılan uygulamalarda komplikasyon görülme ihtimali oldukça azdır.
Tedavi sürecinde ise ilk 2 gün buz uygulaması oldukça önemlidir. Hastaya giydirilen sporcu sütyeni ise belli süre boyunca düzenli olarak giyinilmelidir. Ağır kaldırmaktan ve aşırı egzersizden 1 ay süreyle kaçınılmalıdır.
Başarılı sonuç için uzman hekim şart
Operasyon öncesinde en önemli adım mutlaka alanında uzman ve tecrübesi olan hekim ile görüşülmesidir. Tedavi süreci, kişinin beklentileri mutlaka hekime anlatılmalıdır. Bu sayede operasyon sonrası kişi hayal kırıklığına uğramayacaktır. Hekim görüşmesinde mevcut hastalıklar ve düzenli kullanılan ilaçların bilgisi verilmelidir.
Göğüs dikleştirme operasyonu için merak edilenler
Meme dikleştirme operasyonu ile merak edilen sorulardan biri emzirme dönemidir. Meme dikleştirme göğüs dokusuna mümkün olduğu kadar zarar verilmeden yapıldığında güvenli bir uygulamadır. Eğer sarkma sadece cilt kaynaklı ise ve kişi küçülme istemiyorsa meme dokusu şekillendirilir sadece deri çıkarılacağı için meme doku kaybı yaşanmaz bu yüzden süt bezleri de etkilenmez.
Bu sebeple süt bezleri hasar minimumdur. Bir başka soru ise sarkmanın tekrar oluşma durumudur. Çevresel ve genetik faktörler, yaşlanma ve doğumlar sonrası göğüslerde tekrar sarkma oluşabilir. Bu durum oldukça doğaldır. Kişinin rahatsız olması durumda operasyon tekrar uygulanabilir.
Dudak Renklendirme Hakkında Merak Edilenler
“Renklendirme işlemi daha genç, dolgun ve canlı dudaklar vaat ediyor. Dudak renklendirme yönteminin tüm inceliklerini, Avrupa’nın ödüllü ve profesyonel kalıcı makyaj eğitmeni olan Sa Baran açıklıyor.”
Genç ve dinamik dudaklar
İnsanlar yaş aldıkça dudaklar yaşlanır, kırışıklıklar artar ve renk eşitsizliği gözlemlenir. Uygulama sadece gençleştirmekle kalmaz, dudak kontürüyle asimetrisini düzelterek şeklini netleştirir. İnce dudaklara dolgun bir efekt vererek sizi her zaman canlı gösterecek bir tona kavuşturur. Bu nedenle uygulamaya dudak renklendirme yerine dudak gençleştirme de diyebiliriz.
Uygulama dudak köşelerinin aşağıya doğru inmiş görünümünü düzeltir. Gülümseyen ve genç bir ifade verir, mevcut çatlaklardan rujunuzun akmasını da engeller. Ayrıca, yara izi ve doğuştan yarık dudak gibi problemlerinizi de kamufle eder. İnsanların korktuğunun aksine sürekli ruj sürmüş gibi bir efekt değil, iyileşme sürecinin akabinde bebek pembesi ve doğal bir dudak rengi kalır. Şayet kişi dilerse farklı bir renk de kullanılabilir.
İşlemde dikkat edilecek hususlar
Uygulama öncesi mutlaka peeling yapılmalı ve kuru deriyi temizlemeliyiz. Bağışıklık sistemi göz önünde bulundurularak işlemden 15 gün önce ve sonrası uçuk kremi kullanımı önermekteyiz. Bu durumu, danışanın daha önce dudak uçuğu geçirmiş olması ihtimaline karşılık bir önlem olarak almalıyız.
Yaklaşık bir buçuk saat sürecek olan işlemde, acı hissedilmemesi için dudak bölgesi anesteziyle uyuşturulur.
Cilt sağlığı için organik pigment kullanmak ve uzmanlar tarafından tek kullanımlık steril iğnelerle cilde yerleştirmek önemlidir. Bu pigmentlerin tüm alerjik testlerden geçmiş ve belirli sağlık kuruluşları tarafından mutlaka onaylanmış olması gerekmektedir. Uygulamadan dört hafta sonra istenilen renk tamamen oturmuş olmakla birlikte, altı hafta sonra rötuş işlemi yapılır. İşlem cilt yapısına göre farklılık gösterse de 3 yıl kalıcılığını sağlamaktadır.
İşlem sonrası bakım
İki hafta boyunca işlem yapılan bölgeye iyi bakmak, vazelinle nemli tutmak ve uzmanlar tarafından verilen kremi kullanmak sağlıklı iyileşme açısından son derece önem teşkil etmektedir. İlk üç gün dudaklar hafif şişebilir. Fakat cilt işlemden sonra hala hassas olacağı için çok sıcak ve soğuk yiyecekler tüketmemeli, gerekirse pipetle dikkatlice beslenmeliyiz.
0 Comments