YOUTUBE KANALIMIZI TAKİP EDİN >>> YOUTUBE KANALA GİRİŞ İÇİN TIKLA
Kısa şiirler, Kısa aşk şiirleri, Sevgiliye kısa şiirler,Az bilinen kısa şiirler.
Instagramda paylaşa bileceğiniz whatsappdan sevdiklerinize göndereceğiniz kısa şiirler.
Hiç bilinmeyen kısa şiirleri sizler için bir araya getirdik. Sizde bu Kısa şiirleri sevdiklerinizle paylaşarak sevgiliye göndererek onları mutlu edebilirsiniz. Az bilinen kısa aşk şiirlerimiz sayesinde sevdiklerinizi mutlu edebilir, Sosyal medya hesaplarınızda paylaştıgığınız fotoğrafların altında paylaşa bilir ve dahası sevdikleriniz için okuya bilirsiniz Sitemizde sizler için en güzel şiirleri bir araya getirmeye devam edecegiz sizlerde bu güzel şiirleri okuyabilmek için bizi takip etmeyedevam edin.
GİT
Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git!
Git de şen şakrak geçen günlerime gün ekle,
Beni kahkahaların sustuğu yerde bekle.
Git ki siyah gözlerin arkada kalmasınlar,
Git ki gamlı yüzümün hüznüyle dolmasınlar
Madem ki benli hayat sana kafes kadar dar,
Uzaklaş ellerimden uçabildiğin kadar.
Hadi git, benden sana dilediğince izin,
Öyle bir uzaklaş ki karda kalmasın izin.
Kahrımın nedenini söylesem irkilirler;
Çünkü herkes beni Kays, seni Leyla bilirler.
Sanırlar ki sen beni biricik yar saymıştın;
Oysa ki hep yedekte, hep elde var saymıştın.
Hadi git, ne bir adres, ne bir hatıra bırak,
Zannetme ki pişmanlık, mutluluk kadar ırak!
Sanma ki fasl-ı bahar geldiği gibi gitmez,
Sanma ki hüsranını görmeye ömrün yetmez.
Her darbene tehammül edecektir bedenim,
Gururum mani olur perişanıma benim.
Yari Ferhat olanın ellerle ülfeti ne?
Şirin ol katlanayım dağ gibi külfetine.
Henüz layık değilken tomurcuk kadar aşka,
Sana gül bahçesini kim açar benden başka!
Hercai arılara meyhanedir çiçekler,
Kim bilir şerefinden kaç kadeh içecekler!
Madem aşk tablosunun takdirinden acizsin,
Git de çağdaş ressamlar modern resimler çizsin.
Ne vedaya gerek var, ne de mektuba hacet,
Git de Allah aşkına bir selama muhtaç et!
Güllere de aşk olsun gene sen kokacaksan!
Fallara da aşk olsun gene sen çıkacaksan!
Kopsun nerden inceyse artık bu bağ, bu düğüm,
Her gece daha berbat, daha vahim gördüğüm.
Korkulu düşlerimi yorumdan kaçıyorum;
Sırf sana üzülüyor, sırf sana acıyorum.
Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git!
Cemal Süreya
KISA SIIRLER , KISA AŞK ŞİİRLERİ, KISA AŞKŞİİRLERİ
Gitmek
Bu günlerde herkes gitmek istiyor.
Küçük bir sahil kasabasına,
Bir başka ülkeye, dağlara, uzaklara…
Hayatından memnun olan yok.
Kiminle konuşsam aynı şey…
Herşeyi, herkesi bırakıp gitme isteği.
Öyle “yanına almak istediği üç şey” falan yok.
Bir kendisi…
Bu yeter zaten.
Herşeyi, herkesi götürdün demektir.
Keşke kendini bırakıp gidebilse insan.
Ama olmuyor.
Hadi kendimize razıyız diyelim,
Öteki de olmuyor;
Yani herşeyi yüzsütü bırakmak göze alınmıyor.
Böyle gidiyoruz işte.
Bir yanımız “kalk gidelim”,
Öbür yanımız “otur” diyor.
“O”tur” diyen kazanıyor.
O yan kalabalık zira…
İş, güç, sorumluluk, çoluk çocuk, aile,
Güvende olma duygusu…
En kötüsü alışkanlık…
Alışkanlığın verdiği rahatlık,
Monotonluğun doğurduğu bıkkınlığı yeniyor.
Kalıyoruz…
Kuş olup uçmak isterken, ağaç olup kök salıyoruz.
Evlenmeler,
Bir çocuk daha doğurmalar,
Borçlara girmeler,
İşi büyütmeler…
Bir köpek bile bizi uçmaktan alıkoyabiliyor.
Misal ben;
Kapıdaki Rex’i bırakıp gidemiyorum.
Değil bu şehirden gitmek,
İki sokak öteye taşınamıyorum.
Alıp götürsem gelmez ki…
Bütün sokağın köpeği olduğunun farkında.
Herkes onu, o herkesi seviyor.
Hangi birimizle gitsin?
“Sırtında yumurta küfesi taşımak” diye bir deyim vardır.
Evet, sırtımızda yumurta küfesi var hepimizin.
Kendi imalatımız küfeler…
Ama eğreti de yaşanmaz ki bu dünyada.
Ölüm var zira!
Ölüme inat tutunmak lazım,
İnadına kök salmak lazım.
Bari ufak kaçışlar yapabilsek.
Var tabi yapanlar, ama az.
Sadece kaymak tabakası.
Hepimiz kaçabilsek…
Bütçe, zaman, keyif denk olsa…
Gün içinde mesela;
Küçücük gitmeler yapabilsek.
Ne mümkün?
Sabah 9 akşam 18…
Sonra başka mecburiyetler…
Sıkışıp kaldık…
Sırf yeme, içme, barınmanın bedeli bu kadar ağır olmamalı.
Hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz.
Bir ömür karşılığı bir ömür yani…
Ne saçma…
Bahar mıdır bizi bu hale getiren?
Galiba..
Ben her bahar aşık olmam
Ama her bahar gitmek isterim.
Gittiğim olmadı hiç, ama olsun…
İstemek de güzel.
Dünyanın en güzel şiirleri Az bilinen kısa şiirler Kısa şiir Etkileyici şiirler,
Bilseydim
Meydan mı verirdim bu ayrılığa?
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim dünyanın böyle karanlık,
Bilseydim bu kadar dar olduğunu.
Dilimden sıçrayan bir kıvılcımın
Bilseydim bir anda kor olduğunu.
Bilseydim şu anki gönül acımın
Senin yokluğundan var oldugunu.
Boyun mu bükmezdim sitem etmene,
Bilseydim sükutun kar oldugunu.
Sebep mi olurdum dargin gitmene,
Bilseydim küsünce sır oldugunu.
Bilseydim yüzümün dört mevsimi güz,
İçimin ağlayan nar oldugunu.
Bilseydim odamın dört duvarı buz,
Sensiz yatağimin kar oldugunu.
Fırsat mı tanırdım bu dargınlığa
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim zindandan daha karanlık,
Bilseydim hücreden dar olduğunu….
Cemal safi
En güzel şiirler Kısa, Kısa şiir, en anlamlı şiirler, kısa
Beni Sevmeni İstiyorum
Seninle buluşmamız ne kadar zor olsa da,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Beş dakika baş başa kalmamız suç olsa da
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Çağırsam bile gelme,yorulma ne olursun,
Sen üzülme,incinme,kırılma ne olursun,
Beni yanlış anlam,darılma ne olursun,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Bir gün bensiz kalsan da benimle yaşamanı,
Aşkımı değerini sır gibi taşımanı,
Nemli bakışlarınla resmimi okşamanı
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Senden tek dileğim var,özel imtiyaz değil,
Kulun başka bir kula ibadeti farz değil,
Haşa!Yaratan gibi beş vakit namaz değil,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Cemal Safi
Cemal Süreya şiirleri, en anlamlı şiirler, kısa, En güzel şiirler Kısa
Eskişehir Şiiri
Özlemin alev alev yandığı saatler bunlar. Gün çekiliyor, ay parlıyor. Haydi, geleceksen şimdi gel. Umudunla, yüreğinle, sevdanla gel, yık karanlığımı. Hayata dair kötü olan ne varsa yık onları, beni yeni umutlara sürükle. Aşkın en koyusuna en tutkulusuna götür beni.
Bin yıldır bekliyor gibiyim seni. Bin yıldır karanlık bir odada tek başıma oturuyorum sanki. Kim girip çıkmışsa hayatıma, kim talan etmişse yüreğimi hepsini silmek için gel. Bir tek sen kal içimde. Seni bileyim bundan sonra. Sevdan yetsin bana. Senin aşkınla yaşamak istiyorum artık, öyleyse gel bekleme gel.
Seninle olmak, seni duymak, seni görmek, seni anlamak, seni yaşamak tarifsiz sevinçler yaşatacak içimde biliyorum.
Bu yüzden sesleniyorum sana. Dallarımdaki kurumuş yaprakları tek tek temizlemek için istiyorum artık. Gelişinle yeniden yeşermek, yeni yapraklar aşmak istiyorum. İster haber ver, ister verme, gel bekliyorum.
İstanbul’u sokak sokak geçip gel. Her sokakta kendi izini göreceksin, şaşırma. Nereye gittiysem senide götürdüm yoktun; ama yanımdaydın. Hep yüreğimde, hep aklımdaydın. Seni İstanbulsuz, İstanbul’u sensiz düşünemedim. Gel bu kentin tarihine en ölümsüz sevdayı yazalım. Nice aşka mezar olmuş İstanbul, bu kez kabul etsin yenilgiyi. Haydi, gel biz İstanbul olalım. Korkma gel, başkalarında gördü ün ihanetler, iki yüzlülükler, bitmek bilmeyen acılar yok bende. İlk kez bırak kendini kaygısızca. Yarını düşünmeden “ya sonra” demeden gel.
Bak günler anlamsızca geçip gidiyor. Oysa ömür dediğin şey üç günlük. Birlikte ve severek tüketmek varken günleri, böyle koyu karanlıkta kalmak niye? Gel haydi sensiz geçen günlere bir yenisini daha eklemek istemiyorum. Özlem yanıyor alev alev. Özlemin ateşini söndürüp aşkın ateşini yakmaya gel. Bekleme artık, geleceksen şimdi gel.
Gel ki.. Adın eksilmesin dilimden…
0 Comments